Kayıtlar

Mart, 2020 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Teşekkürler Virüs!

Resim
müzik önerisi:  https://www.youtube.com/watch?v=5JcOw0cuAus&list=RDX6bB0IjFSqM&index=24       Değişik evrelerden geçiyor insan. Kendisini özüne yaklaştıran ya da özünden uzaklaştıran. Onun bütün ruhuna enerji veren ya da onun tüm ruhundan enerjiyi geri çeken. Doğuyor, ölüyor, yaşıyor, kendine sorular soruyor, cevapları buluyor...     Hangi evresindeyim hayatımın bilemesem de ve hiçbir zaman tam olarak bilebileceğimi kabul etmesem de, farklı duygular içindeyim. Kendime ve varlığıma yaptığım haksızlıkları düşünüyorum. Üstelik keşke sadece ben bunu kendime yapıyor olsam. Birçoğumuz bunu yapıyoruz. Durmak istiyorum ama. Uzunca bir durmak.     Yoruldum çünkü.      Sürekli olarak savunma duygusunda yaşamak zorunda hissettiğim bir dünyada yaşamaktan yoruldum. Özgür kalmayan duygularımın gölgesinde yaşamaktan, sürekli koşturmaktan ve olayların hep sonunu düşünmek zorunda kalmaktan yoruldum en çok. Belki de durmak zorunda kalma...

Hayat Devam Ediyor

Resim
Müzik önerisi:  https://www.youtube.com/watch?v=X6bB0IjFSqM&list=RDX6bB0IjFSqM&start_radio=1      Sarsıldım, birçoğumuz gibi ben de çok sarsıldım. Dış dünyadan, kalabalıklardan, 'insan' dan beslenen bir yapım var. Uzunca bir süre vapura binemeyeceğimi, metroya binemeyeceğimi sevdiklerimle, dostlarımla , bilgiyi paylaştıklarımla, öğrencilerimle buluşamayacağımı fark etmek beni çok sarstı.      Uyudum.      Uzunca uykulara teslim ettim kendimi.      Ağladım...      Çizdim, sonra da yırtıp attım.      Cevapları olmayan sorular sordum.      Sonra da fark etmeye başladım.      Hayat devam ediyor. Ve hayatta 'her problem aynı zamanda bir fırsat'.      Hayat durmadı. Evet şimdi kendini koskoca gören ve yağmacılığa asla bir 'dur' diyemeyen bizler, canlılık ve cansızlılık arasında gezinen mikroskopik bir varlık karşısından aciziz.   ...

Yarayı Öptüm

müzik önerisi:  https://www.youtube.com/watch?v=ePHisc6xsrE         Keşke  diyorum bazen.     Keşke insan parçalanan kalbini uhuyla yapıştırabilse.     Keşke acısını çikolata yiyerek ve süt içerek unutabilse.     Keşke silgiyle silebilse geçmişini.     Keşke gidenleri döndürebilse.     Ama olmuyor işte. Kalbi acıdan kamaşmış ve onu uyuşturmak yerine onu deneyimleyip anlamaya çalışanlara gelsin bu yazı benden.     Yaralar...     En kötüleri de sonradan fark ettiklerimiz ve yıllar boyunca üzerimizde taşıdıklarımız.     O kadar derin ki bazıları.     Ama çok sevdiğim bir ablam var. Zihnimin anahtarlarını ona emanet ettim, bana ayna oluyor... Dedi ki ' izdirap çekmeyi bırakmak lazım Dilara, acıyı gerçekten yaşamak ve onu salmak lazım. ' Ne kadar doğru diye düşündüm. Ve acı patladı artık. Acı damarlarımda. Acıyı görüyorum. Acı zihnimde. Acı kalbimde. ...