Kayıtlar

Ekim, 2019 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Book Critic: BRIDA

Resim
Music recommodation:  https://www.youtube.com/watch?v=ReLllNkqcxw    One of my favourite quote is from the Game of Thrones's writer George R.R. Martin is:  “A reader lives a thousand lives before he dies . . . The man who never reads lives only one.”   Reading books is really important to broaden our perspectives and take the inspiration which we really need to make our lives more meaningful.    My latest book discovery is Brida from Paulo Coelho.    And it really inspired me in too many ways.     If I need to mention about the main topic and main them, the book is about a gifted girl whose name is Brida. Actually Brida has an ordinary life. A job, a boyfriend, school... Until she meets with Magus.   I don't want to give you too much spoilers and details, but in the book there are too many beautiful and meaningful messages that writer wants to give us. Some of them are below:         “Nothing i...

Zaaflar ve Cesaret!

Resim
müzik önerisi:  https://www.youtube.com/watch?v=WJcv18IyvKM    Dengeyi bozan şeylerin toplamında her birimiz o kadar eksideyiz ki ne yapacağımızı şaşırıp duruyoruz.    Kendi iç dünyasındaki harmonisini tamamlayamamışsa insan parazitleşiyor. Üretemediği için, üretene saldırıyor. Belki de kendi eksiklik duygusu içinde bir dev yaratıyor. O devin gölgesinde sönüp gidiyor. İsimler, sıfatların, kartvizitlerin ardına saklanıyor. O kadar zayıf ve güçsüzleşiyor ki farkında bile değil.    Zaaflar peki?    İnsan kendi zaaflarını kendi ismi kadar net bilmek mecburiyetinde.    Eğer bilmezse, eğer onları analiz etmezse, eğer deneyimlerinden çıkarımlar yapmazsa o zaman olduğu yerde saymaya başlıyor,  üstelik acılar içinde...    Ve hayat, insana doğru dersleri verebilmek için, zaaflarını ona hissettirebilmek için hep ama hep tetikte.    Aracılarıyla.    Olaylarıyla.    Deneyimleriyle.   ...

Dünya Daireden Bir Tepsi, Yalan Hepsi

Resim
müzik önerisi:  https://www.youtube.com/watch?v=ZWyXaVanMCk  Bir nokta var hayatın içinde. Kaçımız onu şimdiye kadar yakalayabilmiş meçhul, kaçımız ondan koşarcasına kaçmış bilinmez ve kaçımız onun peşinden koşmuş tahmin edilemez. Öyle bir nokta ki o, hiçbir ölçüye sığmaz, hiçbir kalem ona dokunamaz, hiçbir elin onun üzerine değdiği görülmemiştir. Gören var mıdır, görenler sayıya sığar mı o da bilinmez. Hayata dairdir ve. Sadece kalbin bildiği bir dille konuşur, kalbe inen bir anlamla akabilir insanın ruhuna.  Kelimelere zar zor sığdırabildiğim o noktaya ne zaman yaklaşsam, ne zaman birkaç adım atacak olsam huzur da gelmeye başlıyor ardı sıra.   İnsanları, yalanları, boş lafları, kazık atanları boşveriyorum.   Maddeyle aktarabilen her şey anlamını yitiriyor.   Döngüler kalıyor. Ruh kalıyor.   Öyle bir dünyaya dalıyorum ki, ordan asla çıkmak istemiyorum.   Doyumsuzlukla beslenmiyor çünkü o dünya. En derin denizleri aratmıyor, belki de çölle...