Eğik Eksenler

müzik önerisi: https://www.youtube.com/watch?v=fy2ZF2ks-9E

  Kelimelerin büyüsünde, yaşananların gölgesinde ve hayatın eksenindeyim. Yine, yeniden ve aslında hiç kopmadan, hep.
   Düşüncelerimin zıt uçlarında, vardığım noktaların çığlıklarında yeni yeni gerçekler akıyor zihnime.
   Hayatın ekseninin semalarında uçmakta olan kuşlarsak eğer her birimiz, bunun bilincine ve anlamına varmaktan bizleri alıkoyan şey ne? Bu sorunun cevabına belki de temel birkaç soruyu sorarak ulaşabiliriz:
  Bir kuşu özgürce uçmaktan alıkoyan temel şey kanatlarının kırık olması mıdır yoksa kırpılmış olması mıdır? Ya da her ikisi de mi?
   Kırık kanatlar iyileşebilir diye düşünüyorum ama kırpılmış kanatlar kuşu mahvetmez mi? Ya kanadı kırılmış bir kuş, başka bir kuşun uçmasını kıskanıp onun kanatlarını kırpmaya kalkışırsa işler büsbütün karışmaz mı? Neyseki sorduğumuz bu soruların denkleminde 'kanat çalmak' diye bir değişken yok(!).
    Bütün bu sorular karmaşasının içinde, varmaya çalıştığım yer belli aslında: 'NEYİ PAYLAŞAMIYORUZ?'
    Derdimiz ne?
    Neden sürekli olarak daha fazlasının peşindeyiz? Kahpece oyunlar, bitmek bilmeyen kaçışlar, kendi zekasına tapan varlıklar, yanılgılar, bitmek bilmeyen bağımlılıklar... Dört bir yan bunlarla dolmuşken, insanlığa acımaktan başka bir şey hissedemiyorum.
    Uyanmak lazım.
    Hayat kazananın ya da kaybedenin olduğu bir oyun değil.
    Hayat tepkilerin ölçüldüğü bir örüntüler dizisi.
    Ne kadar ilkelsin, ne kadar değilsin? 
    Yaşam senden bu sorunun cevabını bekliyor.
    Peki ama bu soruya cevap verebilecek kadar cengaver misin?




Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Dualite: İçimdeki Orman

Cesur Yürek

Mavi ve Anka Kuşu